Ülkemizdeki Yerleşme Şekilleri
Nüfusumuz, köyaltı yerleşmelerden büyük şehirlere kadar uzanan değişik yerleşme merkezlerinde yaşamaktadır. Bu yerleşim yerleri (köyaltı yerleşmeleri, köyler şehirler) nüfus miktarı, ekonomik faaliyetler, ve doğal ortam bakımından kendilerine özgü özellikler taşır.İdari sınıflamaya göre yerleşmeler
Köy: en küçük yerleşme birimidir
Köy; okul,cami, otlak, baltalık ve orman gibi ortak malları bulunan toplu ve dağınık şekilde oturan insanların,tarla bahçe ve bağlarıyla birlikte oturdukları yerleşmelerdir.
İlçe: Köy ile il arasındaki idari birimdir. Kaymakam tarafından yönetilir. İlçenin sınırları içersinde ilçe merkezi ve ona bağlı köyler bulunur.
İl: En büyük idari birimdir. Vali tarafından yönetilir. İl sınırları içersinde, ilçe merkezleri, ve bu ilçelere bağlı köyler bulunur.
Yerleşme Coğrafyası açısından yerleşmeler şöyle sınıflandırılır.
Köyaltı yerleşmeler (Yayla, kom, Mezra, Oba) Kırsal Yerleşmeler
Köyler
Kasabalar
Kentsel Yerleşmeler
Kentler
Not: Yerleşme coğrafyası yönünden yerleşim birimleri, yerleşmenin nüfusu fonksiyonu(işlevi), kuruluş yeri ve büyüklüğü gibi bazı özelliklerle birbirinden ayrılır.
Not: Coğrafi yönden bu iki grup yerleşme arasındaki fark, yerleşme birimlerindeki insanların uğramış oldukları ekonomik fonksiyonlardır.
Not: Eğer bir yerleşim birimindeki insanların çoğu geçimini tarımdan elde ediyorsa burası Kırsal Yerleşme, buna nüfusun çoğu geçimini sanayi ve hizmetler sektöründe çalışarak sağladığı yerleşim birimleri Kentsel Yerleşme grubuna dâhildir.
Not: Türkiye de yerleşmeleri kırsal yerleşmeler ile şehirleri ayırmada kullanılan en önemli ölçü nüfustur. Yerleşme ayrımın da genel kriter 10 bin nüfusu ölçüsüdür.
1. Kır Yerleşmeleri:
Kır yerleşmeleri, tarım ve hayvancılığın birlikte yapıldığı ya da birinin diğerinin ön plana çıktığı yerleşmelerdir.
Başlıca Kır yerleşmeleri; köyler ve tek ev ile köy arasın da geçiş özelliği gösteren köy altı yerleşmelerdir.Kır yerleşmeleri genel olarak nüfusları az olup, genellikle birkaç yüz kişi ile Birkaç bin arasında değişir.
Kır yerleşmelerinde nüfusun az olmasın da, buradaki geçim kaynaklarının sınırlı olmasındandır. Bunun için kırsal kesimdeki hızlı nüfus artışı insanları göçe zorlamıştır.
Not: Kır yerleşmelerinin özelliğini doğal çevre ile insanların ekonomik faaliyetleri belirlemektedir.
Ülkemizde kırsal yerleşmeler dokularına göre toplu ve dağınık olmak üzere ikiye ayrılırlar.
Toplu Yerleşme :
Yerleşmeyi meydana getiren evlerin birbirine çok yakın olduğu yerleşmelere toplu yerleşme adı verilir. Yer şekillerinin sade, su kaynaklarının az olduğu kurak ve yarı kurak iklim bölgelerinde evlerin mevcut su kaynaklarının etrafında toplanmasıyla oluşur. Örnek: İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu
Dağınık Yerleşme:
En küçük yerleşme olan evler yerleşim alanına tek tek dağılmış ise bu yerleşme şekline dağınık yerleşme adı verilir. Su kaynaklarının bol, yer şekillerinin engebeli ve tarım arazilerinin parçalı olduğu yerde dağınık yerleşmeler yaygındır. Ülkemizde dağınık yerleşmelerin en fazla olduğu bölge Karadeniz bölgesidir.
Not: Dağınık ve toplu yerleşmeyi belirleyen onu etken su kaynaklarının dağılışı ve yer şekilleridir.
Yurdumuzdaki kır yerleşmeleri, yerleşme birimlerinin özellikleri bakımından köy altı yerleşmeleri ve köyler olmak üzere ikiye ayrılır.
A) Köy altı yerleşmeleri:
Köyden küçük olan idari ve ekonomik olarak köye bağlı olan köy altı yerleşmeleri, bazı kişilerin çeşitli nedenlerle köylerden ayrılarak küçük birimler halinde oluşturdukları yerleşmelerdir.
Köy altı yerleşmelerinin ortaya çıkmasında
Kalabalık ailelerden koparak bağımsız yaşama isteği
Aileler arasında çıkan anlaşmazlıklar
Tarla arazilerinin yetersiz ve birbirinden uzak olması
Hayvanlar için otlak ve barınak temini gibi faktörler etkili olmuştur.
Devlete ait topraklarda özellikle orman alanlarında arazi kazanmak amacıyla köye bağlı alt yerleşmeler ortaya çıkmıştır.
Çiftlik:
Başta Trakya olmak üzere, batı Anadolu, Akdeniz ve iç Anadolu bölgelerinde yaygın olarak bulunan köyaltı yerleşmelerden biridir. Çiftlik, köy ve kent yerleşmelerinin uzağında kurulmuş genellikle geniş bir toprak mülkiyeti içinde oluşmuş küçük yerleşim birimleridir. Genel olarak tarım ve hayvancılık yapılır.
Türkiye’de çiftlik yerleşmeleri, kıyı ege bölümündeki çöküntü ovalarında özellikle pamuk tarımı yapılan arazilerde oldukça yaygındır.
Mezra:
Tarım yapılabilecek ya da hayvan beslenebilecek bir alanda birkaç ev ve eklentisinden oluşan köyaltı yerleşmeleridir. Kelime anlamı olarak ziraat yapılan yer anlamına gelir. Mezra, herhangi bir köyün sınırları içinde ama köyden uzak birkaç ev ve tarım yapılan alanlardan oluşur.
Genellikle 8-10 evden oluşur. Genellikle varlıklı birkaç ailenin mülkiyetindedir. Yarıcı denilen kiracılar tarafından işletilir. Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde yaygın olan yerleşmelerdir.
Kom:
Hayvan yetiştirme ve besleme amacıyla köylerden uzak yerlerde kurulmuş evler ile eklentilerinden oluşan yerleşim birimleridir. D.A. bölgesine özgü bir yerleşme biçimidir. Komlar genellikle yazın faaldir.
Geçici yerleşim birimleridir.
Oba:
Hayvancılıkla uğraşan ailelerin genellikle çadırlardan oluşan ve yaz aylarında yerleşilen geçici yerleşmelerdir.Akdeniz bölgesindeki Yörüklerin geleneksel yaşamları, oba şeklindedir.
Divan: Birbirinden uzakta kurulmuş olan ve birlikte bir köyü oluşturan mahallelere divan denir.
Samsun, Bolu, İstanbul üçgeni içindeki alanda görülen sürekli yerleşmelerdir.
Yayla:
Köy altı yerleşmenin en yaygın olanlarıdır. Yaylacılığın ülkemizde bu kadar yaygın ve önemli olması, ülkemizin yer şekilleri ve iklimin doğal sonucudur.Ülkemizde yazların genelde az yağışlı geçmesi nedeniyle otlar kurur.İnsanlarda hayvancılık faaliyetlerini geliştirmek için yazın yeşil otlakların bulunduğu yüksek ve serin yerlere çıkarlar.Türkiye’de hayvancılık amacıyla yapılan yaylacılıktan başka yaylacılık etkinlikleri de vardır.
Özellikle son yıllarda kıyıların giderek kirlenmesi ve deniz kıyılarında yapılan tatilin pahalı olması, yayla turizmini geliştirmiştir.Yaylalar çeşitli yöre ve bölgelere göre farklı amaçlarla kullanılmaktadır.
Karadeniz bölgesinde; eğlenme,dinlenme, panayırlar düzenlemek şeklinde gelişmiştir. Akdeniz bölgesinde; daha çok yaz aylarında (Toroslarda ki yaylalar) Akdeniz kıyısının nemli ve bunaltıcı havasından kurtulup serinlemek hem de hayvancılık için kullanılır.
Köyler:
1924 yılında çıkarılan 442 sayılı köy kanuna göre, cami, okul yayla, baltalık, orman gibi malları bulunan ve toplu ve dağınık olarak oturulan insanların, bağ, bahçe ve tarlaları ile birlikte oluşturdukları yerleşmelere köy yerleşmesi denir.
—Köy yerleşmelerinin en küçük yerleşim birimleridir.
—Köyler ekonomik yapısı tarım ve hayvancılığa dayanan sürekli kır, yerleşmeleridir.
—Kuruluş yerleri itibari ile köyler genellikle akarsu boylarında, dağ yamaçlarında vadi içlerinde ovalarda, deniz kıyılarında bulunur.
—Düzlüklerde kurulmuş köyler genellikle tarıma uygun bölgelerde yer aldıklarından nüfusları fazla olup, diğer köylere göre gelişmişlerdir.
—Köyleri ekonomik fonksiyonlarına göre incelediğimiz zaman genellikle verimli tarım alanlarının yakınında kurulan köylerde halkın tarımla uğraştığı, ormanların yakınında kurulan köylerin ormancılıkla uğraştığı dağlık alanlar da ise hayvancılığın ön plana çıktığı görülmektedir. Ayarıca deniz ve göl kenarlarındaki köylerde halk balıkçılıkla uğraşmaktadır.
KENTSEL (ŞEHİR) YERLEŞMELER
Belirli bir plan dâhilinde kurulmuş ve gelişen, onbinlerce insanı birbirinden ve insanların geçiminde tarım dışı kaynakların hâkim olduğu toplu ve en büyük yerleşim birimidir.
Kent yerleşmelerini kır yerleşmelinden ayırmada daha çok nüfusu, idari yapısı ve ekonomik fonksiyon kriterleri dikkate alınır.
T.İ.K(Türkiye istatistik kurumu) nüfusu 10.000 nin üzerindeki yerleşmeleri kent olarak kabul etmektedir.
Kent ve kır yerleşmeleri arasındaki farklılıklar:
Yönetim farklılığı: köyler muhtar tarafından yönetilir. Oysa kentler, il ise vali, ilçe ise kaymakam tarafından yönetilir.
Nüfus farklılığı: kır yerleşmeleri, kent yerleşmelerine göre az nüfuslu yerleşim yerleridir. Köy ile kent arasındaki nüfus sınır, yurdumuzda da genellikle on bin olarak oluşmaktadır.
Ekonomik fonksiyon farklılığı: Kır yerleşmelinde hakim olan ekonomik faaliyet tarımdır. Kentlerde ise sanayi ve hizmetler sektörü yaygındır.
Planlama farklılığı: kentler planlı yerleşme birimidir. Kent yerleşmeleri, sanayi bölgeleri, ticaret bölgeleri, mesken alanları gibi yerleşme bölgelerine (semtlere) ayrılmıştır.
Oysa kır yerleşmelerinin böyle bir planlama özelliği yoktur.Genel olarak plansız kurulmuş yerleşmelerdir.
0 yorum:
Yorum Gönder