Türkiye’de Madenler ve Enerji Kaynakları
Ekonomik
değeri olan mineral ve elementlere maden
verilir. Bir madeni işlemenin
ekonomik olması bazı koşullara bağlıdır. Bunlar;
ﺇ
Rezervinin (maden miktarı) işletme için yeterli olması,
ﺇ
Maden rezervi içindeki saf maden oranının
(tenorunun) yüksek olması,
ﺇ
Madenin çıkarıldığı bölgedeki ulaşımın kolay olması,
ﺇ
Sermayenin yeterli olması gibi
koşullardır.
Ülkemiz maden çeşitliği bakımından Dünya'da ilk beş ülke arasında yer alır. Fakat birçok maden yatağı düşük rezervli ve dağınık hâldedir. Bu durum, ülkemizdeki madencilik faaliyetlerini olumsuz etkiler. Ülkemizde
çıkarılan madenlerin bir kısmı kendi
sanayi kollarımızda kullanılmakla birlikte önemli bir kısmı ham ya da yarı işlenmiş olarak ihraç edilmektedir. Ülkemizde madencilik faaliyetleri 1935 yılında
kurulan Maden Tetkik Arama Enstitüsü (MTA)
ve özel sektör tarafından yürütülmektedir.
BAŞLICA MADEN ÇEŞİTLERİMİZ
Demir
Demir, metal sanayiinin ham maddesidir. Türkiye'nin
her bölgesinde rezervi vardır. Türkiye'de
bugüne kadar yaklaşık 900 adet demir cevheri yatağı
saptanmış bunlardan ekonomik olabileceği düşünülen
500 kadarının etüdü yapılmıştır. İşletilen başlıca demir madenlerimiz; Divriği ve
Kangal (Sivas), Hekimhan ve Hasan-çelebi
(Malatya), Havran (Balıkesir), Niğde, Kayseri, Adana ve Kahramanmaraş'tadır. Bu
rezervlerden çıkarılan demir madenleri; Karadeniz Ereğli,
Karabük, İskenderun, İzmir ve Sivas'taki demir - çelik
fabrikalarında işlenir. Türkiye, demir madeni zenginliği bakımından
Türkiye'de sekizinci sıradadır.
Bor Mineralleri
Tuz bileşiği hâlinde
olan bor mineralleri, hafif ve kimyasal etkilere karşı dayanıklıdır. Bor
mineralleri yaklaşık 250 değişik alanda kullanılmaktadır. Bunlar; plastik, ısıya
dayanıklı cam, temizlik maddeleri üretimi,
fotoğrafçılık, çimento, ilaç, jet ve roket yakıtları ile nükleer enerji üretimidir. Dünya bor minaralleri rezervlerinin yarısından
fazlası (3 milyar ton) ülkemizde bulunur. Türkiye'yi
rezerv bakımından ABD ve Rusya izlemektedir. Bu rezervlerin bulunduğu başlıca
maden yataklarımız; Seyitgazi (Eskişehir), Bigadiç ve Susurluk (Balıkesir), Emet (Kütahya), Mustafa Kemalpaşa
(Bursa) yörelerindedir. Bu yörelerde çıkarılan bor tuzları Bandırma ( Balıkesir) ile Kırka ( Eskişehir) yörelerindeki fabrikalarda işlenir.
Krom
Demir çelik sanayiinde paslanmaz dayanıklıçelik
yapımında kullanılır. Ülkemizdeki en önemli krom yatakları;
Guleman (Elazığ), Kopdağı (Bayburt), Fethiye ve Köyceğiz (Muğla),
Acıpayam ve Buldan (Denizli), Orhaneli (Bursa), Mihalıççık
(Eskişehir), Karsantı ve Pozantı (Adana) ve Kayseri'dedir. Son yıllarda
500 bin tonun altına düşen yıllık üretimimizin yaklaşık yarısı ihraç edilir. Geriye kalan miktar ise Elazığ ve
Antalya'daki ferro krom fabrikalarında işlenir.
Türkiye krom rezervi bakımından Dünya'da
beşinci sırada yer alır.
Bakır
İnsanların ilk kullandığı madenlerdendir. Elektrik ve ısı iletkenliğinin fazla olması nedeniyle elektrik ve elektronik sanayiinde, bunun yanı sıra makine sanayii,
mutfak ve süs eşyaları yapımında kullanılır. En
önemli bakır yataklarımız Murgul (Artvin), Küre (Kastamonu), Maden (Elazığ), ve Çayeli (Rize) yörelerindedir. Bu yörelerde elde edilen bakır cevheri Samsun,
Murgul ve Maden'deki işletmelerde işlenir. Ülkemiz bakır üretiminde Dünya'da yedinci sıradadır.
Boksit
Boksit madeninin işlenmesiyle alüminyum metali elde edilir. Alüminyum,
elektrik elektronik sanayiinde, izolasyon malzemelerinin yapılmasında,
konserve ve ambalaj sanayiinde, inşaat
sektöründe ve otomotiv sanayii olmak üzere
birçok alanda kullanılır. Ülkemizdeki başlıca boksit yatakları; Akseki (Antalya), Seydişehir
(Konya), Milas (Muğla), ve Saimbeyli (Adana) gibi yörelerde
bulunur. Bu yörelerde elde edilen boksit, Seydişehir'deki
alüminyum tesislerinde işlenir.
Barit
Çeşitli boyaların yapımında ve sondaj çalışmalarında kullanılır. Isıyı emme ve soğutma özelliği taşır. Kaymayı önleyici malzemelerin yapımında,
cam sanayiinde de kullanılmaktadır. Alanya ve Gazipaşa
(Antalya), Elbistan (Kahramanmaraş), Muş ve
Eskişehir yörelerinde çıkarılan barit, İzmit, İzmir, Elazığ, Eskişehir ve Antalya'daki barit unu fabrikalarında işlenir.
Fosfat
Suni gübrenin ham maddesi olarak kullanılan
fosfat, ülkemizde Mazıdağı (Mardin), Adıyaman, Hatay, Bingöl ve Bitlis yörelerinde çıkarılmaktadır. Çıkarılan fosfat Mazıdağı fosfat işletmelerinde işlenir. Ülkemizdeki fosfat yatakları gübre
fabrikalarının ihtiyacını görecek yeterlilikte değildir.
Bu nedenle başta Fas, Tunus ve Cezayir gibi Kuzey Afrika ülkelerinden
ithal edilir.
TUZ
Kimya sanayii, dericilik, konserve ve salça
sanayiine kadar birçok alanda kullanılan tuz, ülkemizde bol miktarda ve kaya tuzu yataklarından
elde edilir. En önemli göl tuzu yatağımız Tuz Gölü'dür. En büyük deniz tuzu yatağımız ise izmir Körfezi'ndeki Çamaltı Tuzlası'dır. Kaya tuzu
yataklarımızın başlıcaları; Çankırı, Kırşehir, Yozgat, Erzurum, İğdır ve
Kağızman (Kars) yörelerindedir.
Manganez
Demir, çinko, kobalt gibi çeşitli madenlerle birlikte bulunan manganez madeni, işlenerek
saf manganez hâline dönüştürülür. Manganez genellikle demir çelik
sanayiinde sert ve dayanıklı sanayi çeliği yapımında kullanılır. En önemli
manganez yataklarımız; Ceyhan (Adana), Denizli, Kastamonu, Balıkesir,
Burdur ve Sivas illerindedir.
Antimon
Antimon cevherinin demir tozu ile ısıtılmasıyla
elde edilen antimon, paslanmaz metal sanayii, matbaacılık, ilaç
ve cam ve seramik sanayiinde kullanılır.
Antimon yatakları; Balıkesir, Tokat, Bilecik, Kütahya
ve Niğde illerinde bulunur.
Cıva
Doğal ortamda sıvı olarak elde edilen tek sıvı
madendir. Aynaların sırlanmasında, zirai ilaç yapımında, altın çıkarımında, boya ve asit sanayiinde kullanılır. Konya, İzmir, Manisa ve Uşak çevresinde cıva yatakları vardır.
Feldispat
Feldispat; cam, seramik, kaynak elektrotları ve
boya sanayiinde kulanılan önemli bir endüstriyel ham maddedir. Ülkemiz
130 milyon tonluk rezervle Dünya
rezevleri içinde yaklaşık % 10'luk bir paya sahiptir. Önemli
feldispat yatakları; Demirci (Manisa), Simav (Kütahya),
Çine (Aydın), Milas (Muğla) yörelerinde yer alır.
Asbest (Amyant)
Isıya, aşınmaya, kimyasal maddelere çok dayanıklı
lifsel yapıda bir mineraldir, itfaiyeci elbiseleri, otomobillerin fren balataları ve çatı
malzemesi olan eternit yapımında
kullanılır. Kanserojen etkisi nedeniyle kullanım
alanları sınırlandırmaya çalışılmaktadır. Önemli asbest yataklarımız;
Bursa, iskenderun, Erzincan, İzmir,
Muğla ve Sivas illerinde yer alır.
Mermer
Ülkemiz Dünya'nın en önemli mermer üreticilerindendir. Çok çeşitli
mermer türlerimizin bulunduğu ülkemizde bu yatakların çoğunluğu
Marmara ve Ege bölgelerinde yer alır. Marmara Adası (Balıkesir), Balıkesir, Bursa, Bilecik, Muğla,
Afyon ve Denizli mermer yataklarının bulunduğu başlıca
illerdir.
Lüle Taşı
Lüle taşı, hafif ve parlak yüzeylidir.
Küçük süs eşyaları, ve takı yapımında kullanılır. Dünya'nın en kaliteli lüle taşıülkemizde bulunmaktadır.
Eskişehir'de (Sarısu, Kayı-köyü, Gökçeoğlu) çıkarılır.
Oltu Taşı
Süs eşyaları ve teşbih yapımında kullanılan oltu taşı, Erzurum'un Oltu ilçesinde
çıkarılır. Bölgede oltu taşıçıkarmak için açılan ocak sayısı 600 civarındadır.
TÜRKİYE'DEKİ ENERJİ
KAYNAKLARI
insanlar ihtiyaçları olan maddeleri üretebilmek ve ulaştırmayı sağlayabilmek için sürekli enerji kullanırlar
Bu enerjinin bir kısmıyenilenebilirdir. Güneş, su
ve rüzgâr bunlardandır. Ancak insanların kullandığı enerjinin çoğu yenilenemeyen özelliktedir.
Kömür, petrol, ve doğal gazdan elde edilen enerji bunlardandır. Ülkemizde
bulunan başlıca enerji kaynaklarışunlardır.
TaşKömürü
I. jeolojik zamanda oluşmuş
organik tortul kayalardandır.
Kalori değeri yüksek olduğu için demiri eritmede demir çelik
fabrikalarında kullanılır. Ülkemizde Zonguldak,
Amasra ve Ereğli arasındaki sahada çıkarılır. Buradan elde edilen taş kömürü, Ereğli ve
Karabük demir çelik fabrikaları ile Çatalağzı Termik Santrali'nde elektrik enerjisi üretiminde
kullanılır.
Linyit
Ülkemizdeki en zengin enerji kaynağıdır, III. jeolojik zamanda oluşmuş
organik tortul kayaçlardandır. Taş kömürüne göre kolori değeri daha düşüktür. Türkiye'nin hemen her bölgesinde
linyit rezervleri bulunmaktadır.
Bunlardan başlıcaları; Ankara (Nallıhan), Kütahya (Tavşanlı, Seyitömer, Tunçbilek), Manisa (Soma), Muğla (Yatağan),
Erzurum ve Amasya'dır. Çıkarılan linyitin yarıdan fazlası termik santrallerde, geri kalanı ise
konutların ısıtılmasında ve sanayide kullanılır. Linyitle
çalışan başlıca termik santrallerimiz Soma, Tunçbilek,
Yatağan, Afşin - Elbistan, Çayırhan ve Orhaneli santralleridir.
Petrol
Ham madde ve enerji kaynağı
olarak kullanılabilen en değerli doğal zenginliklerdendir. 20. yüzyılın başlarından
günümüze dek hızla önem kazanmıştır. Türkiye'nin bugünkü petrol ihtiyacı 25,5 milyon ton civarında
olup, bunun ancak % 10'u ülkemizden elde edilmektedir. Ülkemizin
petrol üretiminin tamamına yakını Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nden karşılanır. Bu bölgeden elde edilen ham petrol Batmandaki rafineride işlenir.
Dışarıdan ithal edilen ham petrol ise İzmit
(ip-raş), İzmir (Aliağa), Kırıkkale(Orta Anadolu) ve Mersin (Ataş)
rafinerilerinde işlenmektedir.
Doğal Gaz
Petrolün gaz hâline dönüşmüş bir biçimi olan dağal gaz petrol rezervlerinin çevresinden
çıkarılır. Temiz bir yakıt olması nedeniyle son yıllarda kullanım alanı yaygın olan doğal gaz ülkemizde sınırlı bir üretime sahiptir. Ülkemizde doğal gaz yataklarının bulunduğu yerler; Hamitabat (Kırklareli),
Hayrabolu (Tekirdağ), ve Çamurlu (Mardin) yöreleridir. Elektrik üretimimizin
yaklaşık % 44'ü doğal gazdan elde edilmektedir. Bu nedenle doğal gaz
ihtalatımız oldukça fazladır. Doğal gaz ile elektrik üreten
santrallerimiz Hamitabat, Ambarlı (İstanbul)
ve Ovaakça (Bursa)'dadır.
Rüzgâr Gücü
Çevreyi kirletmeyen temiz ve tükenmez
bir enerji kaynağıdır. Bu özelliklere sahip olması rüzgâr gücünün
kullanılmasını cazip hâle getirmiştir. Ancak pahalı bir yatırım olması nedeniyle ülkemizde rüzgâr gücü ile çalışan santraller çok azdır. Bu santrallerin ilki Çeşme (İz-mir)'nin
Alaçatı beldesinde kurulmuştur. Rüzgâr potansiyeli
yüksek olan Çanakkale, Muğla, Balıkesir ve Manisa gibi illerde de bu tür
santrallerin kurulması planlanmaktadır.
Su Gücü (Hidroelektrik Güç)
Suyun yüksekten aşağılara doğru akışının oluşturduğu enerjiye su gücü veya hidroelektrik enerjisi denir. Türkiye'nin
ortalama yükseltisinin fazla olması,
akarsuların dar ve derin vadilerde akması
nedeniyle hidroeletrik potansiyeli oldukça
fazladır. Türkiye hidroelektrik potansiyeli bakımından
Avrupa'da Rusya ve Norveç'ten sonra üçüncü sıradadır. 2006 yılına göre ülkemizde üretilen elektrik enerjisinin yaklaşık %
28'i hidroelektrik santrallerinden karşılanmıştır.
Güneş
Enerjisi
Güneş enerjisi, tükenmeyen enerji kaynakları içinde
en nemlisidir. Türkiye'nin Akdeniz iklim bölgesinde
yer alması nedeniyle birçok bölgemizde yıl içindeki güneşli gün sayısı ve güneşlenme süresi yeterli düzeydedir. Güneş enerjisinden ülkemizde daha çok ev ve iş yerle-
rinin ısıtılmasında, sıcak su elde etmede yararlanılır. Güneydoğu
Anadolu, Akdeniz ve Ege bölgeleri güneş enerjisinin kullanımına en elverişli bölgelerimizdir.
Jeotermal Enerji
Faylarla parçalanmış arazilerde yaygın olarak görülür. Yer altına sızan suların magmaya yaklaştığı yerde ısınıp buhar hâlinde yeryüzüne kendiliğinden ya da sondajlarla çıkmasıyla
kullanılan enerji kaynaklarıdır. Ülkemizde
fay hatlarının geniş yer kaplamasından dolayı jeotermal enerji potansiyeli fazladır. Bu
enerjiden konutların ısıtılmasında ve elektrik üretiminde yararlanılır. Sarayköy (Denizli), Germencik ve Sultanhisar (Aydın)'da
elektrik üreten jeotermal santraller mevcuttur.
Nükleer Enerji
Uranyum ve toryum gibi radyoaktif minerallerin atomlarının parçalanmasıyla
elde edilen enerjiye nükleer enerji adı verilir. Stratejik madenler grubunda yer alan uranyum ve toryum
minerallerinin rezervlerinin belirlenmesi çalışmaları
devlet tarafından yürütülmektedir. Ülkemiz uranyum bakımından zengin olmasa da toryum rezervleri bakımından Dünya'da
ikincidir. Türkiye'nin bilinen ilk toryum yatağı Eskişehir
(Mihalıç-çık)'dedir.
Biyokütle (Biyomas)
Enerjisi
Bitki ve hayvan artıklarına
dayalı enerji üretimine biyo-denir. Bu enerjinin kullanım alanı iki şekildedir.
Klasik biyokütle enerjisi, odun, bitki ve hayvan atıklarının yakılmasıyla
elde edilir. Modern biyokütle enerjisi ise bitkisel ve hayvansal atıkların katı, sıvı ve
gaz hâline çevrilmesidir. Biyomas atıkların değerlendirilmesi
kırsal kesimlerde biyogaz, kentlerde ise çöp termik
santralleri ile olmaktadır. Özellikle kentlerin çevresinde
kurulan çöp santralleri enerji üretiminin
yanı sıra çöpleri yok etme işlevi göreceğinden önemlidir.
0 yorum:
Yorum Gönder